|
25.06.2011 tarihinde gönderildi.
Zencefil, antik çağlardan beri hem batıda hem de doğuda son derece önemli bir maddedir. Zencefilin elde edildiği 100 cm yükseklikte, kamış görünüşünde çok yıllık otsu bir bitkidir. Zencefil bitkisi, sıcak iklimlerde yetişir ve nemli toprağı sever. Bu bakımdan Hinditan, Avustralya, Jamaika, Çin ve Nijerya gibi ülkelerde yetişir.
Zencefilde %80 su, %2-3 protein, %1 yağ, %12 nişasta, %1-2 mineral (kalsiyum, fosfor ve demir) bulunur. Çin tıbbına göre zencefil, diğer ilaçların absorbsiyonuna yardım eder ve onların kan yoluyla yayılmalarını sağlar. Aynı zamanda Çinliler kanalların tıkanmaması ve yorgun organları canlandırmak için kullanırlar. Kan damarlarını açar, terleme ve sıcaklık yapar ve kalbi canlandırır.
Londra'da St.Bartholomew hastanesinde yapılan bir klinik çalışmada, zencefilin hastaların anesteziden uyanınca gösterdikleri bulantı ve kusma belirtilerini antiemetik ilaçlardan daha çok önlediği ortaya çıktı. Zencefil, sindirim sistemi için çok etkili bir maddedir. Ayrıca mide, dalak ve akciğer fonksiyonlarına yardımcı olur. Soğuk algınlığı, öksürük ve bronşit için çok yararlıdır.
Zencefilin yarattığı faydalara dair yapılan çeşitli araştırmalar mevcuttur. Japonya da Tukushime-Bunri Üniveristesine bağlı Eczacılık fakültesi, zencefili kalp kaslarını kuvvetlendirdiğini bildirdi. Kyoto üniversitesi araltırmacılarıı zencefilin dolaşımı düzenlediğini belirtmektedir. Hindistan'daki Baroda Üniversitesi uzmanlarından Dr.Gujral, çalışmalarında deney hayvanlarına zencefilli diyet verdi ve kandaki kolestrolün yükselmesini önledi.
Zencefil, bulantı ve kusmaya karşı da çok etkilidir. Uçak, vapur, otomobil gibi taşıtlarda sallanmaktan ileri gelen bulantı ve kusmalarda ve diğer nedenlerle olan bu tip rahatsızlıklar için bugün batı ve doğu ülkelerinde kullanılmaktadır.
Dünya ülkelerinde çok farklı biçimlerde kullanılan zencefil, yemeklerden salatalara, meyvelerden turşulara, reçel ve marmelatlardan çorba ve içeceklere kadar çok yönlü olarak sofralarımızda yerini almaktadır.
|